BERGAMA KÜLTÜR VE SANAT VAKFI BERGAMA BEDESTENİNİ KÜLTÜR VE SANATIN HİZMETİNE AÇIYOR
16.06.2009
Bu gün Kültür ve Sanatın Hizmetine açılan Bedesten yakın gelecekte de Turizmin hizmetine açılmalıdır. Bergama Kültür ve Sanat Vakfı olarak 73. Bergama Kermesi süresince Bergama Bedestenini kültürel faaliyetlerde kullanmak üzere Vakıflar Bölge Müdürlüğünden Tahsisini sağladık. Bergama Belediyesinin araç desteği ile Bedestenin içindeki yılların biriktirdiği moloz ve çöpler atıldı. Bedesten yapısının içerisinde bulunan sonradan ilave edilmiş briket duvarlar bir dönem değirmen olarak kullanıldığı için ilave edilen set ve sonradan yapılan sıvalar yapıya zarar vermeden kaldırılarak iç mekanının otantik görünümünün ortaya çıkarılması sağlanmıştır. Ata yadigarı eserlere sahip çıkmak, bir dünya mirası olarak ortaya koymak bizim için önemlidir.
Bergama Bedestenine Benzer proje olarak yapılmış olan Konya Ereğli (Cağaloğlu) Bedesteni ve Tekirdağ (Rüstem Paşa) Bedestenlerinin restorasyonlarının çoktan tamamlanmıştır. 1998 ve 2000 yılları arasında Bergama Bedesteni Bergama Kültür ve Sanat Vakfı tarafından kiralanmış, Bedesteninin röleve ve restorasyon projelerinin ortaya çıkarılmış, vakıf eseri olan bedestenin kira bedelinin çok yükseltildiğinden kiralamaya devam edilememiştir. 2009 Haziranında Vakıflardan geçici de olsa tahsis konusunda gelinen noktadan çok mutlu ve umutluyuz. Kültürel amaçlarla kamunun yararına kullanılacağımız Bedesten, Bergama Kermesi sürecince gerekli tedbirlerin alınarak sergilerin yer alacağı, sergi sürecince Bergamalı müzisyenlerce ses düzeni kullanılmaksızın doğal ortamda canlı müzik yapılarak mistik bir atmosfer oluşturulacaktır. Amacımız, böyle bir yapının Bergama da var olduğuna kamu oyunun dikkatini çekmek bu güne kadar bedestenin içine girmemiş Bergamalıları bu alanda ağırlamak bizleri mutlu edecektir. Bedesten yok olduktan sonra arkasından ağıt yakmak yerine bu günden sahip çıkılmasını sağlamamak ve tarihimize sahip çıkmaktır. Bedestenin restorasyonu öncesi korunması için bütün önlemlerin alınmasının gerekmektedir. Belediye ve Özel İdare tarafından çevresindeki yapıların kamulaştırma çalışmalarına bir an önce başlanması gerekmektedir. Ya da sivil toplum örgütleri ve şahıslar tarafından Bedestenin kapılarının evlat edinilerek açılması yönünde çaba harcayacağız.
Bergama Bedesteni:
Kitabesi günümüze kadar gelemese de XVI. - XVII.yüzyıl arasında yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. Bedesten’in dört tarafında 4 kapısı bulunuyordu. Bu kapıları çeviren kemerlerin genişliği 2.40 m.,yüksekliği 2.70 m.dir. Loncaya açılan kemerlerin kapısında,kapı kanadının üst mil yuvası ile söve yatağı bugüne kadar kalmış bulunmaktadır. Bugünkü kapısı (2.9 x 3 m. ölçüsündedir.) sonradan açılmıştır. Bir de mescit alıtna açılan daraltılmış kapısı vardır. Bedesten 21.40 m. x 13.90 m. ölçüsündedir. 6 kubbelidir. Kubbeler 1.40 m. kalınlığında olan iki fil ayağı ile duvarlarındaki 24 sivri kemer üzerine oturtulmuştur. Yanlara açılan kapıların üzerine fil ayaklarından gelen kemerler kapının tam ortasında bulunmaktadır. Yüksekliği 9.75 m., açıklığı 5.20 m. olan kemerlerin birbirine bağlanması ve binanın açılmasını önlemek için atılan ahşap gergilerden bugün ancak delikleri kalmıştır. Işık ve hava için kubbelerde tepe pencereleri bulunduğu gibi duvarlarda da küçük ışık pencereleri açılmıştır. Bina yapı malzemesi bakımından yapıldığı devrin özelliklerini taşımaktadır. Kubbeler, tuğladan 35cm.kalınlığında yapılmıştır.Tuğlalar arasındaki harç kalınlığı tuğlanın kalınlığı kadardır.Bu da yapı tekniğinin ayrı özelliklerinden biridir. Bedestenin saçaklarında, kirpi saçakları bulunması gerekirken bu gün harap görüntüsünden başka bir şey göremiyoruz. Kaynakça: Bergama Tarihinde Türk İslam Eserleri –Osman Bayatlı (Bergamayı Sevenler Cemiyeti Yayınları)
BEDESTEN KÜLTÜRÜ
Osmanlı-Türk şehirciliğinin ana prensiplerinden biri şehirlerde dini ve ticari merkezlerin kurulması olmuştur. Şehir zamanla bu iki merkezin çevresinde oluşuyor ve genişliyordu. Şehrin dini merkezi genelde şehre İnşaa edilmiş Ulucamiiler oluyordu. Şehrin ticari merkezini ise bedesten oluşturuyordu. Bütün ticaret bölgesinin merkezi olarak kurulan bedesten, sağlam ve yapısı ile tüccarların değerli mallarını koruyan bir çeşit iç kale oluyordu. Bedesten kagirden yapılmış oldukça sağlam binalardı. İçi değerli mallarla dolu olan bu binadan aslında bedesten de bir iş yeri olmayan tüccarlar ve zengin ailelerde yararlanıyordu. Belli bir miktar kira karşılığında buraya değerli mücevherat ve ticari eşyalar bırakılıyordu. Bu kira bedeli bedestenin bekçisine veriliyordu. Böylece değerli eşyalar daha korunaklı bir yerde çok ucuz bir fiyata bulanabiliyordu. Bedestenlerde tüccarların kıymetli malları dışında çarşı esnafının, tüccarların kasaları, evrakları, defterleri, yakın tarihlere gelinceye kadar önemli bir müessese olan esnaf ve zanaatkar loncalarının belgeleri muhafaza ediliyordu.
Bedestenler çarşının çekirdeği durumunda idi. Çarşılar bedestenin etrafında biçimleniyor, yakınına tüccar hanları yapılıyor veya evvelce yapılanlar gittikçe yayılan sınırların içinde kalıyorlar, aralarda iki kenarında dükkanlar olan sokaklar meydana geliyordu. Kagir ve sağlam yapılı olan bedestenlerin içlerinde ‘dolap’ diye isimlendirilen satış tezgahları vardır. Genellikle dört cephesinde demirden sağlam kapıları, güvenlik açısından da yüksekte ve az sayıda pencereleri bulunmaktadır. Bedestenler zamanlarının önemli birer iktisadi kuruluşuydu. O devirde günümüzdeki banka ve borsaların görevini görürdü. Her bedesten de onu korumakla yükümlü bir koruyucu ekibi vardı. Bunlara bölük başı denirdi. Bedesten her sabah duacı başı denilen bölük başlarından biri tarafından açılır, akşamları da tekrar törenle kapanırdı. Öğleden sonra Bedestenin üç kapısı kapanır yalnız bir kapısı akşam üzerine kadar açık tutulurdu. Bedestenin geç açıp erken kapamanın bir nedeni de yapısı gereği loş oluşu ve gün ışığı az iken içeride de alım satın olanağının bulunmaması idi. Bedestende ateş yakmak, mum, kandil, şamdan bulundurmak, çubuk içmek yasaktı. Çalışma saatleri günün en hareketli zamanlarında tutularak bir baskın ve soygun olasılığı da önlenmiş olmaktaydı. Bedesten kapanınca içerde kalan bölük başı ve yamağı ellerinde kalın sopaları ve tabancaları ile çarşı içinde arama yaparlar, sonra sabaha kadar bekçilik yaparlardı. Bu gün Bergama'da ticari alanların şehrin güneyine kaymasından dolayı Şadırvan esnafının ve arasta esnafının iş kapasitelerinin azaldığını bu yapılan çalışma ile şadırvan ve çevresinin de az da olsa hareketlenecektir. Bu gün Bergama Kültür ve Sanatına katkısı olacak Bedesten bir süre sonra da turizm amaçlı kullanılabilecektir. Bergama Kültür ve Sanat Vakfı olarak, Bedesten gibi Türk İslam eserlerinin önemli örneklerinden olan Şadırvan civarındaki Selçuk Minaresi Çınarlı hamamın ortaya çıkarılarak kültür ve turizme hizmet etmesini sağlanacaktır.
Mustafa DURMAZ
Bergama Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı